25 Nisan 2013 Perşembe

ADANA

MİSİS ÖRENYERİ


Misis, Ceyhan Nehri (Pyramos) kenarında, tarihi İpek Yolu üzerinde Adana'dan sonra kurulmuş ikinci bir geçit durumundadır. Misis'in tarihi, üzerinde bulunduğu muhtemelen neolitik döneme (M.Ö. 6000) tarihlenecek Höyük ile başlar. Misis! Truva kahramanlarından Mopsus'un kurmuş olduğu söylenmektedir. Hitit, Asur, Makedonya ve Selevkosların eline geçmiş, Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli merkez olmuştur.M.S. 8. yy'dan itibaren Abbasiler döneminde yeniden imar edilmiştir.
1517'den sonra Osmanlı Devleti'nin hakimiyetine girmiş olan Misis'te bugün ayakta kalmış olan eserler şunlardır.
M.S. 4. yy'a ait mozaikler, 9 gözlü taşköprü, Akropol'deki surlar şehir kalıntıları ve 1542 yılında yaptırılan Havraniye Kervansarayı ile 1648 yılında yaptırılmış tek kubbeli, kübik mescit bulunmaktadır.
 

YUMURTALIK/AYAŞ

 
 
 
Yumurtalık Adana'nın en güzel iki sahil ilçesinden biridir. İlk kurulduğu tarih tam olarak bilinmeyen Ayas/Aegae Antik Kenti, Helenistik dönemde Bergama'daki gibi dünyanın üç Asklepion Tapınağından biri ile ünlü idi. Roma İmparatorluk döneminde gelişmesini devam ettiren Ayaş ortaçağda doğunun Akdeniz'e açılan en önemli liman kenti olmuştur. Özellikle Cenevizli ve Venedikli tüccarlar Ayaş Limanında koloniler kurmuşlardır.
Ünlü seyyah Marko Polo Çin seyahati için 1268 yılında bu limandan karaya çıkmış, seyahatini tamamladıktan sonra bu limandan gemiye binip Venedik'e geri dönmüştür.
1337 yılında Türk Memlûk Devletinin hakimiyetine giren Yumurtalık Ramazanoğlu Beyliğinin önemli bir ilçesi ve iskelesi olmuştur. Yumurtalık'taki Aegeae Antik kentine ait eserler Kaymakamlık binasının önünde toplanarak bir müze oluşturmuştur.
Ayrıca Ayaş ve Atlas kaleleri (11. yy) ile Kanuni Sultan Süleyman zamanında 1536 yılında yaptırılan üç katlı gözetleme kulesi, Osmanlı Hamamı ve Roma Hamamı, sur duvarları ile Yumurtalık bilinmeyen bir hazinedir.
 

ANAVARZA

 
Roma İmparatorluğu döneminde Caesarea veya Anazarbus olarak anılan yer, Adana ili Kozan ilçesinin 28 Km. güneyindedir. Antik şehir duvarlarının hemen dışına kurulmuş küçük köyün ismi Dilekkaya'dır
 
 
Kentin Roma imparatorluk devri öncesi tarihi hakkında hemen hemen hiç bir bilgimiz yoktur. M.Ö. 19 yılında kenti ziyaret eden imparator Augustus tarafından Caesarea adını alarak "Anazarbus yanındaki Caesarea" diye anılmaya başlamıştır. Anavarza Roma imparatorluk devrinin ilk iki yüzyılı boyunca büyük bir yarlık gösteremeyerek Kilikya eyaleti başkenti Tarsus'un gölgesinde kalmıştır.
Roma imparatorlarından Septimius Severus'un, Pescennius Niger ile yaptığı iktidar savaşı sırasında, Severus'un tarafını tutan kent, onun Niger'i 194yılında İssos'ta yenerek imparatorluğun tek hakimi olmasından sonra ödüllendirilerek tarihinin en parlak dönemini yaşamaya başlamıştır
 
 
M.S. 204205 yıllarında Kilikya, isauria ve Likaonia eyaletlerinin metropilisi olmuştur. M.S. 260 yılında diğer Kilikya kentleri gibi Anavarza da Sasani Kralı Şapurtarafından fethedilmiştir. M.S. 4. y.y.'da İsauria'lı Balbinos tarafından tahrip edilmiş olan Anavarza imparator II. Theodosius zamanında M.S. 408 yılında kurulan Cilicia Secunda (ikinci Kilikya) ve eyaletin başkenti olmuştur. 525 yılındaki büyük depremden zarar gören kent imparator Justinianus tarafından onartılarak Jistiniopolis adını almıştır. Ancak 561 yılında ikinci kez deprem felaketine uğramıştır. 6. y.y.'da kent büyük bir veba salgınına uğramıştır.
 
 
İslam'ın yükselmesini takip eden kargaşa dolu yüzyıllarda Anavarza, Araplar ve Bizanslılar arasında tampon bölge olarak kalmış ve sık sık bu iki taraf arasında el değiştirmiştir. 796'da Harun elReşid şehri yeniden kurduktan sonra 9. y.y.'ın ortalarında Halife Mutavakil (846861) Sis kalesini yeniden yaptırırken, Anavarza'da da aktif çalışmalar yapmıştır. Batı kapışının dışında olan bir kule harabesinde bulunan Kufi dilindeki bir kitabe parçasında onun ismi geçer.
10. y.y.'da Ayn Zarba yine yıkılmaya yüz tutmuş bir Arap şehri iken, üç milyon dirhem gibi çok muazzam miktarda para harcayarak Hamdani hanedanı Seyfüddevle şehri yeniden müstahkem hale getirmiştir. Bundan sonra yeniden Bizanslıların ilgi odağı olmuş ve zaferle sonuçlanan 964 seferinde Nicephorus Phocas Tarsus ve Mopsuhestia dahil, önemli bir çok kale ile birlikte Anavarza'yı da ele geçirmiştir.

Son defa olarak, Memlûklüler 1375'te Küçük Ermenistan Krallığını yıktığında tamamen harap oldu ve antik yerleşim yeri o zamandan bu yana bir daha kullanılmadı.
 

TUFANBEYLİ

 


Toros Dağları üzerinde, Adana'ya 210 km uzaklıktaki Tufanbeyli Şarköydedir. Şar Hitit döneminde Komana adıyla ünlü dini bir merkezdi.
Tarihi Kayseri-Malatya yolu üzerinde yer alan Şar Örenyerinde ayakta kalan eserler Roma dönemine aittir. Ala Kapı denilen Kilise kapısı, Tiyatrosu, Kırık Kilisesi ve antik mimari parçaları önemlidir.
 

ALADAĞ/AKÖREN

 

 
Toroslar üzerindeki Aladağ ilçesinin bir beldesi olan Akören yeni tespit edilmiş ören yeridir.
Yapılan araştırmalarda iki mahalleden oluşan Örenyerinde ayakta kalmış olan dört adet kilise, yapı kalıntıları ve sokak izleri tespit edilmiştir. Yazıtların incelenmesinden burasının antik Roma döneminden beri yayla olarak kullanıldığı anlaşılmıştır.
 

KALELER

ADANA KALESİ, AYAS KALESİ, YILAN KALE, ANAVARZA KALESİ, TOPRAK KALE, KOZAN KALESİ, CEM KALESİ, KURTLAR KALESİ, SİRKELİ, SİS KALE, MİLVAN KALE
 

CAMİLER

 
HASAN AĞA CAMİ, AĞCA MESCİT, ESKİ (YAĞ) CAMİ VE MEDRESESİ, ULU CAMİ VE KÜLLİYESİ, ALEMDAR MESCİDİ, MESTANZADE CAMİ, ŞEYHOĞLU CAMİ, ŞEFİKA HATUN CAMİ, MEMİŞ PAŞA CAMİ, YENİ CAMİ, YEŞİL MESCİT
 

HANLAR VE ÇARŞILAR

 
GÖN HANI, TUZ HANI, HAVRANİYE KERVANSARAYI, KURT KULAĞI KERVANSARAYI, SOLUHAN KERVANSARAYI
 

MÜZELER

 
ADANA ARKEOLOJİ MÜZESİ, ATATÜRK EVİ MÜZESİ, ADANA ATNOĞRAFYA MÜZESİ



 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder