26 Nisan 2013 Cuma

TUNCELİ

MUNZUR GÖZELER
Ovacık Gözeleri, Tunceli kent merkezine 80 Km., Ovacık ilçe merkezine 17 Km. uzaklıkta yer almaktadır. Munzur Dağlarının eteklerinden yaklaşık 200-300 metrelik alanda, karstik kaynaktan irili ufaklı 40 göz halinde fışkıran beyaz köpüklü buz gibi sular, yamaçlardan aşağılara doğru küçük şelaleler oluşturarak akmakta ve Munzur Suyunun oluşturmaktadır. Karstik kayaların, gözelerin ve Munzur Suyunun bir arada oluşturduğu doğal çevre eşine ender rastlanan özellikleri ve görsel değerleriyle il ve bölge ölçeğinde önemli bir rekreasyon ve turizm odağı olma potansiyeli taşımaktadır. Munzur Gözeleri, sularından çıkarılan lezzetli alabalıklarıyla ünlüdür.



munzur gözeleri

MUNZUR VADİSİ MİLLİ PARKI
Tunceli-Ovacık arasında uzanan Munzur Vadisinde, 42.000 Hektarlık bir alan 1971 yılında Milli Park olarak ilan edilmiştir. Türkiye’nin en büyük milli parklarından biri olan “Munzur Vadisi Milli Parkı”, Tunceli kent merkezine 8 Km. uzaklıkta başlayıp, vadi boyunca Munzur Dağlarına kadar uzanmaktadır. Kuzeyde 3300 metreye kadar yükselen Munzur Dağları, Mercan ve Munzur Suyu vadileri tarafından parçalanmıştır.Bu bölgenin milli park olarak ilan edilmesinde etken olan veriler, başta akarsu kaynakları ve gözeler olmak üzere zengin doğal veriler, endemik bitki türleri ve yöreye özgü hayvan türleri ile zenginleşen bitki örtüsü ve yaban hayvan varlığıdır.





MAZGİRT KALESİ
Tunceli’nin tarihi bir kalesi olan Mazgirt Kalesi’nin geçmişi Urartu dönemine kadar inmektedir. Kalenin içinde bulunan Urartu kitabesine göre, Urartu Kralı II. Rusas zamanında yapılmıştır. Mazgirt Kalesi’nin yapımı sırasında kayalardan ve moloz taşlardan yararlanıldığı görülmektedir. Kalenin girişi bir mağaradan oluşmaktadır ve girişe bir merdivenle çıkılmaktadır. Mazgirt Kalesi’nin içine girdiğiniz zaman geç devirlere ait yel değirmenlerinin kalıntılarını göreceksiniz. 





AĞLAYAN KAYALAR

Tunceli’nin Pülümür ilçesinde, Tunceli-Pülümür karayolu üzerinde bulunan bu kaya halk arasında “Ağlayan Kayalar” olarak bilinmektedir. İlkbahar aylarında, karların çözülmesiyle çoşan sular bir insanın yüzünden akar gibi dökülür. Kışın ise bu sular donar hatta büyük buz sütunlarına dönüşür.
Bölge halkı için bu küçük şelale çok değerli ve kutsaldır. Hılbeş olarak da bilinir.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder